Uzun zamandır üzerinde hassasiyetle durduğumuz doğamızı nasıl koruruz düşüncesiyle, üzerime düşen ne varsa elimden geleni yaptığımı belirtmek isterim. Tabi benimle birlikte dağcılık camiamızda bulunan tüm değerli antrenör ve sporcu dostlarımın da aynı hassasiyetle davrandığını biliyorum ancak yetmiyor, inanın yetmiyor ve yanan ormanlarımızı gördükçe içim acıyor. Engel olabilir miyiz ? evet ! mesela doğaya hiç bir şekilde atık bırakmadan başlayabiliriz. Bugün yanan ormanlarımızın bir kısmının başlangıç sebebi maalesef doğaya bıraktığımız atıklar. Dağcılığa ilk başladığım yıllarda doğayı korumakla ilgili bizlere öğretilen klasik bir cümle vardır doğadan dönerken ayak izimizden başka hiç bir şey bırakmamamız evet bizler bunu uyguluyoruz ve dağcılık etiğine sahip kişiler dışında, doğaya çıkanlar tarafından bırakılmış ayak izi dışında bir çok şeyle karşılaşıyoruz ve üzerimizdeki sorumlulukla gördüklerimizi de topluyoruz çünkü doğa bizim evimiz, özümüz. Bunu bu şekilde görmeye alışmak zorundayız çünkü gerçek bu! Atıklardan bahsetmişken bakın nasıl zarar verdiğini düşünelim örneğin; cam şişeler özelikle kuru otların üzerinde bulunan kırık cam parçaları yüksek güneş ısısı altında büyüteç görevi görmektedir ve tutuşma için önemli bir kaynaktır yine plastik atıklarımız özellikle siyah poşetler önemli bir tutuşturucu kaynaktır. Ülkemizin yaklaşık %30'u ormanlarla kaplı bunun en az yarısı bizler tarafından piknik ve çeşitli aktiviteler için kullanıldığı düşünülürse kullanan insan sayısı azımsanacak bir sayı değildir ve ne kadar fazla atık bırakılabileceğini düşünün. Ve bu atıkların doğal su kaynaklarımıza karışması Ve doğaya bıraktığımız her atık bir şekilde zarar vermektedir ki orman yangınları bunun en büyük örneğidir. Sadece yangın olarak değil farklı şekillerde de zarar vermekteyiz, mesela hayvanlarımız yeme içme atıklarımız onların beslenme piramidinde olan yiyecekler değil ama maalesef onları bu atıklarla beslenme ihtiyacını gidermek istiyorlar bu da ekosisteme verdiğimiz bir zarar olarak bizlere dönüyor, ayrıca bıraktığımız plastik atıklar bugün tüm dünyamızı etkisi altına almış bulunuyor muhtemelen denizlerimizle ilgili bir çok yayın karşınıza çıkmıştır. deniz canlılarının plastik ürünlere takılıp dolandığı ve kendi başına kurtulamadığı görüntüler eminim gözünüzde canlanmıştır, ormana bıraktığımız plastik bir bardağın içine kafası sıkışmış kirpi mesela benim karşıma çıktı peki bu hayvan nasıl kurtulacak bir yardım olmadan ve nasıl beslenecek nasıl su içebilecek ? buna benzer çeşitli manzaralarla bizzat olmasa da ekranlar aracılığıyla karşılaşıyoruz. Üzücü gerçekten çok üzücü. Piknik alanlarında oturduğumuz o ahşap masalar mesela doğanın bize nasıl fırsatlar sunduğunun ve korumamız gerektiğinin önemli bir örneği olabilir. Özetle toplum olarak doğamızı korumak hepimizin sorumluluğu gelin artık daha dikkatli olalım, doğa bizim evimiz ve evimize zarar verecek her şeyden kaçınalım ne kadar korursak o kadar faydalanabiliriz.
Ormanlarımız Yanıyor, Mevsimler Değişiyor Peki Neden ?
Daha fazlasını okumak ister misiniz?
Bu özel yazıyı okumaya devam etmek için dogayoluakademi.com sitesine abone olun.
Comments